3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde, basın özgürlüğüne yönelik tehditlere dikkat çekerek, bu özgürlüğün yalnızca gazeteciler için değil, tüm toplum için kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı.
Aladağ, Özgür basının, toplumun doğru bilgiye erişimini ve demokratik katılımını güçlendirdiğini belirterek, medyanın bağımsızlığının korunması gerektiğine dikkat çekti.
Dünya Basın Federasyonu Malatya Başkanı Ali Aladağ "3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Genel Konferansı'nın tavsiyesi üzerine Aralık 1993'te BM Genel Kurulu tarafından ilan edilmiştir.
O tarihten bu yana her yıl 3 Mayıs, dünya genelinde basın özgürlüğünün önemine dikkat çekmek amacıyla kutlanmaktadır.
Bu anlamlı günde, dünyanın dört bir yanında görevini yaparken hayatını kaybeden tüm meslektaşlarımızı saygıyla anıyoruz.
Ancak, bu gün yalnızca anmakla kalınmamalı, aynı zamanda basın özgürlüğüne yönelik tehditlerin, medya üzerindeki baskıların ve gazetecilere yönelik sistematik saldırıların daha yüksek sesle dile getirildiği bir gün olmalıdır. Çünkü özgür basın, yalnızca gazetecilerin değil, tüm toplumun ortak ihtiyacıdır.
Basın özgürlüğü, bağımsız, çoğulcu bir medya yapısıyla doğrudan ilişkilidir. Toplumun kendini ifade edebilmesi, doğru bilgiye erişebilmesi ve demokratik katılımı güçlendirebilmesi için özgür basın hayati öneme sahiptir. “
Dünya Basın Federasyonu Malatya Başkanı Ali Aladağ, Yeni medya araçlarının çoğalmasıyla birlikte, dijital ortamda kimliği belirsiz, amacı şüpheli yayın organlarının artması, bilgi kirliliğine yol açmakta ve medyaya olan güveni zedelemektedir. Ne yazık ki bu durum, gazeteciliğin saygınlığını tartışmalı hale getirirken, özgür basının önünde de önemli bir engel oluşturmaktadır.
Basın kuruluşlarının ekonomik bağımsızlığı, özgür haberciliğin temel koşuludur. Ancak reklam gelirlerinin belirli grupların tekelinde toplanması veya devletin reklam harcamalarını bir baskı aracı olarak kullanması, medyanın bağımsızlığını ciddi biçimde tehdit etmektedir.
Bu nedenle birçok meslektaşımız, ekonomik baskılar nedeniyle oto sansüre başvurmak zorunda kalmakta, bu da toplumun doğru bilgiye ulaşmasını engellemektedir.
Üstelik yalnızca ekonomik değil, yasal baskılar da gazetecilerin önündeki en büyük tehditlerden biridir.
Dünya Basın Federasyonu Malatya Başkanı Ali Aladağ tüm zorluklara rağmen yılmadan basın özgürlüğü için mücadelemizi sürdürmeye kararlıyız"
DÜNYA BASIN FEDERASYONU MALATYA BAŞKANI ALİ ALADAĞ “SOYKIRIMCI İSRAİL 232 GAZETECİYİ KATLETTİ”…:
İsrail'in Gazze'ye açtığı savaşta 232 gazeteci hayatını kaybetti…
Bu da ayda ortalama 13 gazetecinin ölümüne neden oldu.
Nerede dünya da basın özgürlüğü. Neden dünya devletleri buna sessiz.
İsrail’i lanetliyorum…Gazze'de öldürülen gazeteci sayısı, modern tarih savaşlarında öldürülenlerin toplamını aştı
İsrail'in Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de sürdürdüğü saldırı, ABD İç Savaşı, Dünya Savaşları, Kore Savaşı, Vietnam Savaşı, Yugoslavya savaşları ve 11 Eylül sonrası Afganistan savaşının toplamından daha fazla gazeteciyi öldürdü.
İsrail ordusu "basına karşı savaş" açtı, sadece ölümcül güç kullanmakla kalmayıp aynı zamanda Gazze'de gazeteciliği susturmak, için hedef alıyor.
Soykırımını gizlemek isteyen İsrail’e tepkimizi en şiddetli şekilde dile getiriyorum. Dünya ülkelerini de ayağa kalkmaya katil İsrail’e dur demeye çağırıyoruz.”